Kayıtlar

2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

İnsanların Evrim ile İmtihanı

Resim
Sahi, hiç düşündünüz mü? Evrimi hala anlamayan veya anlamak istemeyen birçok insan bulunuyor. Evrim hakkında her şeyi apaçık, tane tane anlattığınız halde, bazı insanlara evrim yine de mantıksız geliyor. Düşünüyor düşünüyor ve bir türlü kafalarında evrimi oturtamıyorlar. Genelde “canlılık nasıl kendi kendine evrimleşiyor/oluşuyor?” sorusunu cevaplayamıyorlar. Siz cevaplasanız bile tatmin olmuyorlar.

Eşcinsellik Üzerine

Resim
Birçok toplumda olduğu gibi bizim toplumumuzda da eşcinsellere yönelik garip bir önyargı bulunmakta. İnsanlar eşcinsel bir bireyle karşılaştıkları zaman, tuhaf bir şekilde yadırgıyorlar. Sosyal medyada LGBT+ ile ilgili bir TT açıldığı zaman, bir kesim insan eşcinsellere hakaret edebiliyor. Eşcinsel bir birey darp edildiğinde, kimi zaman darp eden kişi herhangi bir ceza almayabiliyor ve toplumun bir kesimi tarafından “oh iyi olsun, hak etmiş!” gibi insanlık dışı tepkilere maruz kalabiliyor. Sahi niçin böyle? İnsanlar neden tek cinsel yönelimin heteroseksüellik olduğunu zannediyorlar? Kendi cinsel yönelimlerinin dışında kalan cinsel yaşam tarzlarını kabul etmekte neden bu kadar zorlanıyorlar? Bu çağdışı önyargılar ne zaman son bulacak? Eşcinsellere yönelik hakarette bulunan insanların en azından bir kısmının, esasında eşcinsel olduğunu; ama bunu toplum baskısı sebebiyle kendilerine ve etraflarındaki insanlara itiraf edemediklerini düşünüyorum. Toplum baskısına yenik düşen ve

Demokrasi Ülkemizde Neden İşlemiyor

Resim
         Şimdi fazla uzatmadan olabildiğince basit şekilde Demokrasinin neden bizde işlemediğini düşündüğümü anlatacağım. Ama öncelikle demokrasi ve cumhuriyetin farkını açıklamak istiyorum   Demokrasi;  dünyadaki tüm üye veya vatandaşların, organizasyon veya  devlet  politikasını şekillendirmede eşit hakka sahip olduğu bir tür yönetim biçimidir.    Cumhuriyet ,  hükûmet ya da devlet başkanının, halk tarafından  belli bir süre için  ve  belirli yetkilerle  seçildiği yönetim biçimidir. Egemenlik hakkının belli bir kişi veya aileye ait olduğu  monarşi  ve  oligarşi  kavramlarının karşıtıdır.    Yani aradaki fark cumhuriyetin temeli yönetenlerin oylama ile seçilmesidir.  Ancak bu oylamada halkın tümünün katılmaması ya da her oyun eşit olmaması yönetimin sadece demokratik olmadığını gösterir. Cumhuriyet olmadan da demokrasi olabilir. Örneğin Birleşik Krallıkta demokrasi bulunmakla beraber İngiliz Kraliyet Ailesinin varlığından ötürü cumhuriyet tanımına ters düşmektedir.           Ayrıca he

Banknot (Kağit Para) Sisteminin Tarihi

Resim
    Hepimizin bildiği gibi insanlık eskiden kendi aralarında ticaret için takas yöntemini kullanıyordu. Örnek; 1 çuval un satın almak için 5 çuval buğday veriyordunuz veya 1 inek için 100 tavuk veriyordunuz. Tabii ki bu yöntem pratik değildi ve bir standardizasyonu yoktu. Daha sonra tarih sahnesine Lidyalılar çıktı ve altın/gümüşten imal ettikleri metal paralarla bir standardizasyon sağladılar.

Siyaset ve Devlet hakında okunabilecek 6 kitap

Resim
              Devlet, milyonlarca canlı türü arasında insanlığın kurduğu dünya üzerindeki canlı formlarının en karmaşık birlikteliği. İnsanlığı dünyadaki egemen canlı türü yapan ileri seviyede iletişim ve sonucunda gelen organize olma yeteneğinin şaheserleri. Ancak bir devlet onu yönetenler kadar bilge ve halkı kadar bilinçlidir. Özellikle sosyal bilimde okuyanlar ve bu konuya merak duyanların okumasını şiddetle tavsiye ettiğim on kitap 1-) PLATON - DEVLET        Bugünkü üniversitenin atası sayılan Akademia'nın kurucusu (İÖ 387) ve hocası Sokrates'i konuşturduğu "diyaloglar"la felsefeyi yazıya en iyi aktarmış olan ustalardan biridir. Sokrates'in Savunması (Apologia) ile birlikte diyaloglarının en tanınmışı olan Devlet (Politeia)'te ise Platon, "iyilik", "eşitlik", "güçlülük" ve "haklılık" gibi "insanlık durumları"nı irdeleyerek düşlediği en iyi devletti anlatmış, ve bu temel yapıt, ister yanında ist

Evrimi Öğrenmek İçin Başvurabileceğiniz Kaynaklar

Resim
Birkaç okurum bana evrim ile ilgili birkaç kitap tavsiyesinde bulunmamı istemişti. Kendileri evrimi öğrenmeye yeni başlıyorlardı ve nereden başlayacaklarını bilmiyorlardı. Ben de onlara bildiğim kadarıyla kitap ve bilimsel oluşum tavsiye etmeye çalıştım. Biraz düşündüm ve bunu kaleme alıp herkesle paylaşmanın daha faydalı olabileceği kanısına vardım. Bu şekilde eğer kaynak ve kitap merak eden var ise, bu yazımda paylaşacağım kaynaklara göz gezdirebilirler. 1-) Eugenie C. Scott- Evrim mi Yaratılışçılık mı? Evrim öğrenme yoluna girdiyseniz, bu kitapla başlamanızı tavsiye edebilirim. Bu kitapta evrim ile yaratılışçılık sosyal, politik ve kültürel olarak karşılaştırılıyor. Eğer ki yaratılışçılığı sıkça duymuş ve belki de benimsemiş biri iseniz, bu kitabı alıp alternatif cevapları görebilir ve evrim ile olan karşılaştırmaya bizzat şahit olabilirsiniz. 2-) Steve Jones- Neredeyse Bir Balina Belki de birçoğunuz girişte neden Charlis Darwin’in evrimi ortaya attığı ve ilk kez s

Atatürk Bu Ülkeye Ne Kattı?

Resim
Atatürk bu ülkeye ne kazandırdı sorusuna yüzlerce sayfalık bir cevap verilebilir ancak ben kısa bir cevap ve ardından bu cevabı temsilen iki örnek aktaracağım. Cevabım Atatürk, bu ülkeye saygınlık kattı. Milli onur ve haysiyetini yeniden kazanma fırsatı verdi. Yüzlerce yıllık tarihine, sahip olduğu mirasa yaraşır onurlu bir ülke yarattı. Özellikle imparatorluğun son dönemlerine doğru sadece vergi ve asker istenilince akla gelen unutulmuş, ötelenmiş, kendi devletinde ikinci sınıf vatandaş haline gelmiş Türk insanını köylüsüyle şehirlisiyle kadınıyla erkeğiyle askeriyle çiftçisiyle bir bütün olarak hak ettiği saygınlığa ulaştırmıştır.

Bir İngiliz Generalinin Esareti:Townshend

Resim
            Birinci Dünya Savaşı’nda Osmanlı’nın mücadele ettiği cephelerden biri de Irak Cephesiydi. İngilizler bölgedeki petrol yataklarını kontrol altına almak için Basra’ya çıkarma yapmıştır. İngilizler bazı yerel aşiretlerin de desteğini ile cephede başarı göstererek ilerleme kaydettiler. İngiliz ordusu genel olarak Hindistan sömürü bölgesinden getirilen askerlerden oluşmaktaydı. Charles Vere Ferrers Townshend ise bu Britanya-Hint ordusunda görev yapan bir generaldi.  

Konfor Alanını Terk Edebilmek

Resim
İnsanın kendisini keşfetmesi, hiç şüphesiz büyük bir başarı… Kendi değerlerini ve inançlarını sorgulayabilmek, insanın kendisine çıktığı keşif yolculuğunda, uğraması gereken durakların başında geliyor. Birçok insan ne yazık ki bundan mahrum bırakmış kendisini. Bu hayatı yaşıyor, yaşıyor işte, öylesine yaşıyor. “Gelmişiz gidiyoruz” kafasında durup düşünme ihtiyacı hissetmeden sadece yaşıyor. Bu da bir tercih elbette; fakat şahsen ben bu tercihi onaylamıyorum. Bunu kişinin kendisine haksızlık etmesi olarak görüyorum. Katılır mısınız bilemem, belki de insanlar nasıl mutluysa öyle yaşamalıdır…

Koronavirüs Dünyada Bir Şeyleri Değiştirebilir!

Resim
Dünya yaklaşık dört buçuk aydır bu salgın haberleriyle içli dışlı, bunu hepimiz biliyoruz. Çin’de başlayan bir salgın hastalık, dünyada tüm kıtalara yayılma başarısı gösterdi ve dünya bu hastalık sebebiyle ciddi anlamda insan kayıpları verdi. Ülkeler sınırlarını kapattı, uçuşlar iptal edildi, ülkeler arası ticaretler kısmi olarak askıya alındı vs. Action New Snow Uzun zamandır dünya böyle bir salgın hastalıkla yüz yüze gelmemişti. Kimi ülkeler panik yaptı ve hızlı hareket etti, kimi ülkelerse durumun ciddiyetini hafife aldı ve herhangi bir kısıtlama ihtiyacı hissetmedi. Hafife alan ülkeler ne yazık ki bunun bedelini ağır ödedi. Verilen insan kayıpları bir yana dursun, ülkelerin ekonomik zararları ve hükümetlerin yanlışları, dönüşü olmayan bir yola girdi. Birçok ülkenin hükümeti yaptıkları bu yanlıştan dönmeye çalışsa da, verilen kaybın önüne geçilmesi zor oldu. Bu da haliyle ülke vatandaşlarını düşünmeye itti. Bu tip enkazların öngörülememesinin sonuçları, hükümetler açısın

Cansızlıktan Canlılık Nasıl Ortaya Çıktı?

Resim
Bunu düşünmeyeniniz yoktur herhalde, değil mi? Birçoğumuz kendimize bu soruyu sormuştur ve muhtemelen birçoğumuz cevaplayamamıştır. Aslında üzerinde biraz düşünüp okuma yapınca, kafanızda belli başlı şeyler beliriyor. Bu konu hakkında yaklaşık iki saattir okuma yapıyorum ve kafamda belirenleri/oluşanları size aktaracağım. Kafam biraz karışsa da birçok şey rayına oturdu diyebilirim. Bu karantina günlerinde okuduğum makale sayısını arttırdım ve bunun geri dönüşlerini alıyorum. Öncelikle, “cansızlıktan canlılık nasıl ortaya çıktı?” diyen, aklı sıra “evrimcileri” köşeye sıkıştırdığını sanan “tutucu” kesime, bundan önce “bilmiyorum” cevabını veriyordum. Sahiden öyle, bilmiyordum! Ve benim onlardan farkım “bilmiyorum” diyebilmek. Ama artık bir şeyler biliyorum ve bir kez daha bu soruyla karşılaşırsam, silahsız değilim. İlk olarak “canlılık” nedir onu bir anlamaya çalışalım. Bir yapı belli bir organizasyona sahipse, metabolik faaliyetler gösteriyorsa ve enerji üretip/tüketiyorsa, o

Gelecek Senaryosu: Bin Yıl Sonra Tüm Dünya Aynı Dili Konuşur mu?

Resim
Bu aralar gelecekle ilgili fazlasıyla teoriler üretiyorum. Günümüz dünyasını temel alarak düşünmeye başladığımda, kafamda belli başlı düşünceler oluşuyor. Bunlardan bir tanesi de, gelecekte tüm dünyanın aynı dili konuşuyor olması. Bin yıl, aslında gerçekten uzun bir süre diyebilirim. Özellikle bugün bilimin ve teknolojinin birkaç senede aldığı mesafeyi düşündüğümüzde, o zamana kadar inanıyorum ki Ay’a merdiven bile dayarız biz! Biliyorsunuz ki evrensel dil İngilizce… Bir Almanya başbakanı ile Rusya başkanının iletişime geçmesi gerekirse şayet, iki tarafta İngilizce konuşmak zorundadır. Çünkü İngilizce tüm dünyada kabul görülmüş bir dildir.  Örneğin Çin tüm dünyaya bir açıklama yapması halinde, açıklamasını hem Çince yapacaktır hem de İngilizce… Çünkü diğer devletlerin Çince bilen tercümanları olmayabilir lakin İngilizce bile tercümanları muhtemelen vardır. Ayrıca bilimin dili de İngilizce olarak kabul edilebilir. Birçok güvenilir kaynak İngilizce olarak basılır ve y

Atatürk’ü Kutsallaştırdık Mı?

Resim
Geçenlerde birisi stand-up gösterisinde kara mizah yapmaya çalışmış ve Atatürk’e “ayyaş” diye hitap etmiş. Görüntülerin sosyal medyada yayılmasıyla insanlar bunu yapan adamın hakkında tonlarca şey yazmışlar. Biraz göz gezdirdim ve yazılan yorumların (en azından bir kısmının) hakaret içeren yorumlar olduğunu fark ettim. Birkaç gündür de bu konu üzerinde düşünüyorum, Atatürk bizim vatanımızı kurtaran ve yokluktan varlığı ortaya çıkaran bir kişilik. Buraya kadar her şey tamam lakin bir yerde sorun var! 100 sene önce aramızdan ayrılmış olan Mustafa Kemal Atatürk hakkında, neden hala bir tartışma ortamı var? İnsanlar neden Atatürk hakkında ileri geri konuşuyor? Atatürk hakkında ileri geri konuşanlara, Atatürk’ü sevenler niçin karşı saldırıda bulunuyor? Yoksa biz, Atatürk’ü kutsallaştırdık mı? Bu soruları kendime sordum ve cevaplar aramaya başladım. Ölümünün üzerinden bir asır geçmiş olmasına rağmen, çoğu zaman insanların gündeminde Mustafa Kemal Atatürk oluyor. Onun yaptıklarına e

İdam Geri Gelmeli Mi?

Resim
  Bilindiği üzere idam cezası Türkiye’de fiilen 1984’ten beri uygulanmıyor. En son idam edilen kişi Hıdır Aslan adında sol görüşe mensup bir aşırıcıydı. Fiili uygulama 1984’te son bulsa da ölüm cezası 2004’e kadar kanunda yer aldı. Bebek katili öcalan da 1999’da Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından oy birliğiyle idama mahkûm edildi. Karar daha sonra Yargıtay tarafından onansa da 2002 yılında cezası ağır müebbet hapse çevrildi.

Evrimsel Biyoloji Öğrenmek Bize Ne Kazandırır?

Resim
Bu zamana kadar sürekli evrimsel biyolojiyi anlattım (temel düzeyde). Lakin evrimsel biyoloji öğrenmenin bize getirisine hiç değinmedim. Bu yazımda evrimsel biyolojinin bize getirilerini konuşmak/tartışmak istiyorum. İlk olarak evrimsel biyoloji, özellikle bu topraklarda yaşayan bizler için “aykırı” olmayı öğretir. Biliyorsunuz ki Türkiye’de “evrim” bir tabu haline gelmiş durumda ne yazık ki. Siz evrimsel biyoloji öğrendiğinizde, bu tabulara bir darbe vurmuş oluyorsunuz. Tabular da milletleri geriye götürmekten başka hiçbir işe yaramadığı için, aslında çok doğru bir şey yapıyorsunuz. Her geçen gün bu tabulara onlarca darba vuruluyor. Bu sevindirici bir durum, eminim ki her gün yüzlerce insan evrimsel biyolojiyi (doğru kaynaklardan) öğreniyor ve kendisini yetiştiriyor. Bu insanlar, “aykırı” bir bilgiyi öğrendikleri için aslında kendilerini toplumun oluşturduğu kalıba sokmayı reddetmiş oluyorlar. Sıradanlıktan kaçınmakla kalmıyor, bir taraftan da özgün olma yolunda ilerliyorlar.

Yüzüstü

Resim
YÜZÜSTÜ Uzaklardaki ses senin midir kandaşım? Yardımlar istediğin ben miyim soydaşım? Sesin ulaşmaz bana değilsin ya arap. İşitmem! Olsa da atalar yurdu harap.

Covid-19 Kapitalizmin Sonunu Getirecek Mi?

Resim
      Virüs üzerinden duyar kasmak da virüs ile alakalı komplo teorileri üretmek de virüsün kendisi kadar yaygınlaştı. Son dedikodulara göre covid-19 kapitalizmin sonunu getirecek, dünyadaki bu sömürgeci düzen yıkılacak ve yerine artık kafalarında nasıl bir düzen varsa o gelecek. Şimdi bunun saçmalığını birkaç yerden ele almak istiyorum       Öncelikle kapitalist düzenin ne olduğundan kısaca bahsedeyim. Kapital kelime anlamı olarak sermaye anlamına gelmektedir. Kapital düzende elinde sermayesi olan insanlar bu sermayeyi kullanarak daha fazla para elde ederler. sonra artan paralarını daha da fazla para elde etmek için kullanırlar. Zengin gittikçe zenginleşip pastadan daha büyük dilimler yemeye başladıkça, yoksula da doğal olarak daha da yoksullaşır. Kapitalist düzenlerde ekonomiye devlet müdahalesi minimum düzeydedir. Küçük şirketleri büyük şirketlere karşı koruyacak bir devlet olmadığından büyük şirketler önüne çıkan her şeyi yutan ve gittikçe büyüyen bir çığ gibi küçük şirketleri t